Paylaş |
|
Tweet |
TÜRKİYE’nin ortağı olduğu Müşterek Taarruz Uçağı (JSF) projesi kapsamında üretilen F-35 savaş uçaklarından Türk Hava Kuvvetleri’nin 100 adet alması planlanırken, Türk Deniz Kuvvetleri için de ‘dikey iniş ve kısa mesafede kalkış’ anlamına gelen STOVL özelliğine sahip F-35B tipi uçakların sipariş edilmesi değerlendiriliyor.
2016’da inşası başlayan ilk Türk amfibi hücum gemisi olan TCG Anadolu ve sonrasında inşa edilmesi planlanan daha büyük uçak gemisi üzerinde de dikey iniş yapabilen uçaklar satın alınması için planlamalar söz konusu. TCG Anadolu sayesinde Deniz Kuvvetleri, uzak denizlerde de ana üs desteği olmadan operasyon yürütme kabiliyetine sahip olacak. Dikey iniş ve kısa mesafede kalkış (STOVL) özelliğine sahip uçakların da üzerinde konuşlanacağı 105 metrelik çok maksatlı amfibi hücum gemisinin 2021 yılında envantere girmesi hedefleniyor.
TEST EDİLİYOR
İşte Hürriyet, bir grup gazeteciyle
birlikte F-35B diye adlandırılan STOVL özelliğine sahip uçakların test edildiği ABD’nin Maryland eyaletinin Patuxent River Üssü’nü ziyaret etti. Savaş
uçakları açık denizlerdeki gemilere gönderilmeden önce, karada kurulan ski jump
sistemi ile kalkış yaparak test ediliyor.
DİKEY İNİŞ KOLAY
Üste görev yapan test ekibinin Şef Mühendisi Andrew Maack, uçaklarla ilgili şu bilgileri verdi: “Bu uçaklar son derece güvenli. Bilgisayar özelliklerinin ön plana çıkması sayesinde, kullanılması çok kolay. F-16 pilotları önce 4 hafta sınıf dersi ve ardından 2 haftalık uçuşla eğitimi tamamlıyor. Siz de simülatöre yarım saat otursanız, bu uçağa dikey iniş yaptırabilirsiniz.
(Pas sorunu ve pilotların güvenliği ile ilgili sorun iddiaları): Testlerde elbette bazı sorunlarla karşılaşıldı, ama bunlar F-35’lere özgü sorunlar değil, diğer uçaklarda da karşılaşılabilen sorunlar. Elektronik sistemler uçuş anında yaşanabilecek arızalarda alternatif üreterek görevine devam edebiliyor.
ÇÖZÜLEMEDİ
Oksijen üreten sistemlerle ilgili sorun ise diğer uçaklarda da görülüyor. Gizem tamamen çözülmedi. Bununla ilgili araştırma devam ediyor. Ancak uçakların güvenliğinde ve bir anormalliğin varlığında ortaya çıkan göstergelerden eminiz.”
TÜRKİYE PROJE ORTAĞI
Türkiye’nin ‘Müşterek Taarruz Programı’ olarak da bilinen F-35 projesinin ana yüklenicisi savunma devi Lockheed Martin’le işbirliği F-16 savaş uçaklarının alındığı 1990’lara dayanıyor. Türkiye 9 katılımcı ülkeden biri. Aralarında ASELSAN, Kale Havacılık, Mikrodalga ve Elektronik Sistemleri (MiKES), ROKETSAN ve Türk Havacılık ve Uzay Endüstrisi (TUSAŞ-TAI) gibi önemli firma ve kuruluşların da bulunduğu 10 şirket, F-35 uçakları için parça ve elektronik sistem üretiminde ve motor bakımında tedarikçi olarak rol oynuyor.
Kaynak: Hürriyet Gazetesi