Paylaş |
|
Tweet |
Odessa, Karadeniz’in incisi, Ukrayna’nın üçüncü büyük kenti, Karadeniz’in en büyük limanı, güzel İstanbulumuzun güzel kız kardeşi.
Öyle cenneti dünyada keşfetmek gibi maceraya kapılıp 10 saat uçmak istemiyorsanız, Atatürk hava limanından yaklaşık 60-70 dakikalık uçuşla varabildiğiniz güzel şehri anlatacağım.
Bu güzelliklerin üstüne de birde seyahati Boeing 737’nin klasik serisi olan 737-300 ve 737-500’le uçtuğunuzu düşünün. Onu birazdan anlatacağım.
Önce Odessa’dan bahsedelim, Karadeniz kıyısı bu şehir, bize olan yakınlığıyla mutlaka gezilmesi görülmesi gereken bir yer.
Mimariye meraklı olan arkadaşlar, özellikle İtalyan mimarisini, Barok ve Rokoko tarzını bol bol görebilirler.
Yeme ve içme için ünlü Deribasovskaya caddesi ise tam yeri, üzerinde Türk restoranı dahil değişik tatlar bulabiliyorsunuz.
Şehrin simgesi sayılan 192 basamaklı Potomkin merdivenlerini mutlaka görün, sırrını açıklamayacağım, yolunuz düşerse öğrenirsiniz 🙂
Şehrin Arcadia bölgesi ise plajları ve kulüpleri ile eğlence sevenler için birebir.
Şehrin caddeleri geniş, trafikte insanların, ışık yeşile döner dönmez kornaya basma adetleri yok.
Toplu taşıma araçları ise Sovyet döneminden kalma tramvay ve troleybüs ve yarım otobüslerle sağlanıyor.
Şehrin tek negatif tarafı ise tüm tabelaların Kiril alfabesi olması ve İngilizce bilen insan sayısının az olması.
Gitmeden önce en azından gazlı su ve gazsız suyun Rusçasını öğrenmenizde yarar var. 🙂
Yaptığım seyahatin, biz havacılığa meraklı insanların ilgisini çekecek kısmına geliyorum. Uçuşumu gidişte 737-300, dönüşte 737-500 ile gerçekleştirerek, 737-800 ve 400’den sonra 300 ve 500 ile uçarak, serinin nerdeyse yarısına ulaştım.
Uçaklardan 737-300, 19.5, 737-500 ise 24.5 yaşında idi, öyle yaşına bakıp eski diye bir kenara kesinlikle atmayın, İstanbul’da uçakların nerdeyse %90’nın rötar yaptığı gün yaptığım uçuşta, İstanbul havasının kalkışta bizi biraz silkelemesi dışında gayet muntazam bir yolculuk gerçekleştirdim.
Dönüşü gerçekleştirdiğim 737-500 ise, aynen kardeşi 300 gibi bizi yormadı. 300’de koltuk aralarının daha geniş olduğunu fark ettim, low-cost uçan bir hava yolu için 2 uçakta da 180 boyunda olan ben bir sıkıntı yaşamadım.
Odessa hava limanı ise küçük bir hava alanı, günde 13-15 uçuşun olduğu küçük bir hava alanı, yeni hava limanı ise tamamlanmış, sonbaharda uçuşlara açılacakmış. Hava alanının duty free’si ufak, alış veriş yapacaksanız, şehir içinden yapmanız daha uygun olabilir.
Yazımı son bir sözle bitireceğim, yaşadığım deneyimde olduğu gibi, eski uçak yoktur, bakımsız uçak vardır.