Paylaş |
|
Tweet |
Selam dostlar! Bugün sizinle tarihin en büyük roket facialarından birini inceleyeceğiz. Nedelin Faciası’nı.
Sovyetler Birliği, 1960 yılından önce, roket ile fırlatma gerektiren hemen her işinde(başta balistik füzeler olmak üzere) R-7 roketlerini kullanıyordu. Bu roketler oldukça başarılı bir hizmet sergiliyordu. (R-7’nin farklı türevleri olan Soyuz Ailesi roketler günümüzde hala kullanılmaktadır)
Ancak bu roketlerin iki önemli dezavantajı vardı, bunların ikisi de yakıtla ilgiliydi. Bu roket yakıt olarak sıvı oksijen destekli kerosen kullanıyordu ve bu yakıtın dolum ve depolanması oldukça zordu. Bir diğer dezavantaj ise bu yakıtın uzun süre depolanamamasıydı. Bu sebeple balistik füzelerdeki yakıtların sık sık yenilenmesi gerekiyordu.
Bu nedenle Sovyetler , yeni bir roket arayışına girdi. Bu yeni roket ile yukarıda bahsedilen sorunların aşılması planlanıyordu. Ayrıca daha fazla yük taşınması planlanmıştı.
Bu yeni roket projesine R-16 adı veridi. Projenin başında General Mitrofan Ivanovich Nedelin bulunuyordu. Tasarım ekibinin başında ise Başmühendis Mihail Yangel vardı.
1960 yılının Ekim ayına gelindiğinde roket hala tasarım sorunlarıyla boğuşuyordu. Bu yeni teknoloji roket kullandığı “Dimetil Hidrazin” tipi yakıtla hem kolay dolum ve depolama hem de çok uzun süreler roketin içinde depolanmasına imkan verme gibi avantajlar taşıyordu. Ancak bu aynı zamanda aşırı yanıcı ve çok tehlikeli bir maddeydi. Ve çok zehirliydi.
Aynı zamanda roketin uçuş kontrol sistemleri ile ilgili de ciddi sorunlar yaşanıyordu. Kesinlikle alınması gereken daha çok yol vardı.
Ancak Bolşevik Devrimi’nin yıldönümü yaklaşıyordu. Hem proje müdürü Nedelin, hem de başmühendis Yangel Israrla roketin ilk test uçuşunu bu güne denk getirmek istiyordu. Böylece Sovyet lideri Kruşçev’i etkileyerek işlerini garantiye alacaklardı. Kruşçev’i hayal kırıklığına uğratmaları işlerini kaybetmelerine sebep olabilirdi.
Roket, henüz uçuş testlerine hazır olmamasına rağmen 22 Ekim 1960 günü fırlatma rampasına yerleştirilir ve roketin tehlikeli yakıtının dolumuna başlanır. Sebep bellidir elbet. Fırlatma hazırlıkları sırasında rokette yakıt sızıntısı ve elektrik kaçağı ortaya çıkar. Derhal tamir edilmelidir ancak, normal şartlarda roket yakıtla doluyken tamirat işlerinin yapılması kati suretle sakıncalıdır. Fakat General Nedelin yine de tamirat emrini verir. Testin Devrimin yıldönümü olan 25 Ekim’e yetişmesi gerekmektedir.
Aşağıda uçuşa hazırlanan R-16 roketini görüyorsunuz.
24 Ekim günü üst düzey devlet yetkilileri fırlatma alanını ziyaret etmiştir. Bu ise “acele edin” anlamına gelmektedir ve ekip üzerindeki baskıyı artırır.
Saat akşam 18:45 sıraları olmuştu. O anda fırlatma rampasında General Nedelin dahil 250’den fazla insan vardı.
Ve elektrik sistemindeki bir arızadan dolayı roketin 2. Kademe motorları ateşlendi, bunun sonucu 2. Kademe motorların hemen altında bulunan 1. Kademe yakıt tanklarını anında delindi ve devasa bir patlamaya sebep oldu. Bunun sonucunda 150’nin üzerinde bilim adamı ve teknisyen hayatını kaybetti.
Ölenler arasında proje müdürü General Nedelin de vardı. Başmühendis Yangel ise patlamadan önce verdiği mola sayesinde kurtulanlar arasındaydı. Derhal bir soruşturma yapıldı. Sebep olarak ihmaller ve roketin hazır olmadan teste sürülmesi gösterildi.
1961 yılında tekrar edilen testler başarı ile tamamlandı ve roket servise alındı.
…Murat Deniz Şenol…